Toplantının açılış konuşmasını yapan Ege Finans Derneği Yönetim Kurulu üyesi Bülent Ocak, doğru planlamanın her sektör için önemine değindi. Özellikle tarım sektöründe planlamanın dünyada artan nüfusun etkisi ve iklim değişiklikleri ile öneminin arttığını söyleyen Ocak, “Bu nedenle hangi bölgede hangi ürünün üretileceğinin planlaması çok daha önem kazanmaktadır. Artık tarım da sanayi sektörü gibi değerlendirilmeli. Üretimin planlamasından, hammadde tedarikine, işlenmesinden stoklanmasına, pazarlanmasına ve dağıtılmasına kadar tam entegre olması önemli” dedi. Artan farkındalık ve tüketici beklentilerinin tarımı daha yüksek sermaye, teknoloji, know-how gerektiren bir sektör haline dönüştürdüğünü ifade eden Ocak, “Türkiye’de katma değerli tarım yapılması ve yurt dışı pazarlamanın öne çıkması gerekiyor” diye konuştu.

“ORGANİK ÜRÜN HEM İNSANI HEM TOPRAĞI KORUYOR”

 1982 yılında kurduğu Işık Tarım firması ile kuru meyve ticareti ve üretimine başlayan Işık Tarım Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Işık, Türkiye’nin organik tarımda önünün açık olduğunu ifade etti. 1989 yılında organik üretime adım atarak Türkiye’nin ilk organik tarım sertifikasını alan Işık Tarım Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Işık, toprağın korunmasından sağlıklı gıda üretimi için organik üretimin tarım sektörü tarafından benimsenmesi gerektiğine işaret etti. Organik ürün tüketiminin bir bilinç seviyesi gerektirdiğini, tüketicilerin israf denecek harcamalardan kısarak organik ürün tüketerek hem bütçesini hem sağlığını koruyabileceğini belirten Işık, “Organik ürünleri bildiğiniz markalardan, sertifikalarını kontrol ederek alın. Avrupalıda etiket okuma alışkanlığı var, biz de paketlerin üzerini okumalıyız” dedi. Organik ürünün hem insanı hem de toprağı koruduğuna dikkat çeken Işık, “Uzun vadede çiftçi de toprağını koruyarak kazanıyor, tüketici de sağlığını korumuş oluyor. Organik ürün günümüz şartlarında özellikle tercih edilmeli” dedi.

 Türkiye’de tarım sektörünün sıkıntılarını da değerlendiren Işık, “Tarım arazileri bölünmemeli. Ölçek yönünden büyük tarım arazileri yaratılmalı. Ayrıca lisanslı depoculuk da gelişmeli. Bir sene ürün fazlayken düşük fiyat, ertesi sene ürün azken yüksek fiyat gibi dengesizliklerin önüne lisanslı depoculuk ile geçilebilir. Özellikle ihracat ayağı için süreklilik çok önemli, bu sebeple standart bir ürün akışı ve üretimi için lisanslı depoculuk desteklenmeli” diye konuştu.