İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin iştiraklerinden İZTARIM AŞ. tarafından hayata geçirilen yeni nesil sosyal dayanışma marketi İZMAR, hizmet ağını genişletiyor. Ekonomik dar boğaz göz önüne alınarak vatandaşların temel ihtiyaç ürünlerini piyasa fiyatının altında bir ücretle satın almasını hedefleyen proje, ilk olarak Karabağlar Bozyaka şubesinde hayata geçirildi. İkinci İZMAR şubesi ise İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay tarafından Menemen Ulukent'te açıldı. Üçüncü şubenin Gaziemir’de açılacağını ve diğer şubelerin de vatandaşların taleplerine göre açılmaya devam edeceğini belirten Başkan Tugay, İzmir’in sağlıklı üretim, sağlıklı tüketim ve sağlıklı gıdanın merkezi olacağını söyledi. Açılış kurdelesinin kesiminin ardından Başkan Tugay ve vatandaşlar markette alışveriş yaptı. İlk alışverişi 12 yaşındaki Enes Özlük, 9 yaşındaki Selin Evgi ve 12 yaşındaki Kuzey Taşan ile birlikte yapan Başkan Tugay, alışveriş sepetine çocukların istediği ürünleri ekledi. 
Açılış törenine İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi CHP Grup Başkan Vekili Altan İnanç, Çiğli Belediye Başkanı Onur Emrah Yıldız, İZTARIM AŞ. Genel Müdürü Öztürk Kurt ve İZTARIM AŞ. Yönetim Kurulu Başkanı Candaş Yeter de katıldı. 

“Kalite ve sağlıktan ödün vermeyeceğiz”
Açılış töreninde konuşan Başkan Tugay, İzmir Büyükşehir Belediyesi ailesi olarak her hizmet gibi İZMAR projesinin hesabını da ince ince yaparak hayata geçirdiklerini kaydetti. Başkan Tugay, “Bozyaka’da ilk şubesini açtık. Bugün ikinci şubeyi Ulukent’te açıyoruz. Üçüncü şube Gaziemir’de açılacak. İnsanlarımızın talebiyle yenileri açılmaya devam edecek. Halkımız istedikçe açmaya devam edeceğiz. Burası halka ait bir yer. Maalesef özellikle ucuz alışverişte sağlıklı gıdaya ya da sağlıklı tüketim malzemelerine erişmekte güçlük çekiyoruz. Fiyat ucuzladıkça kalitesinden ve sağlığından ödün veriliyor. Biz bundan asla ödün vermeyeceğiz. Bizim amacımız öncelikli olarak insanlara uygun fiyatla ürünler sunmak ama bunların mutlaka sağlıklı olmasını şart koşuyoruz. İnsanların sağlıksız hiçbir gıdaya ya da diğer tüketim malzemelerine maruz kalmasına izin vermeyeceğiz. Bu, arka planda her şeyin düzgün üretilmesi için de aslında sizlerin eliyle bir müdahale olacak. İzmir, sağlıklı üretimin, sağlıklı tüketimin, sağlıklı gıdanın merkezi olacak. Bu çok önem verdiğimiz, üzerine çok çalıştığımız bir şey. Çünkü maalesef ülkemizde gıda üretimiyle ilgili beklediğimiz kontrol yok. Yetki belediyede değil, bakanlıkta ve bakanlıkların il müdürlüklerinde. Biz en azından marketlerimiz ve kendi aracı olduğumuz her türlü üretim ve tüketim mekanizması içinde bu denetimleri artıracağız” diye konuştu. 

Uygun fiyatlı sular ve İZMAR ürünleri raflarda
Marketin hemen yanında bulunan gel-al noktası ve İZMAR markalı yoğurt ve tereyağı gibi ürünler hakkında da bilgi veren Başkan Tugay, “Hemen yanda su satış istasyonu da var. Son zamanlarda suyun da olması gerektiğinden daha fazla fiyatlarla satıldığını görüyoruz. Kendi kaynaklarımızdan ürettiğimiz suları buralarda piyasanın yarı fiyatına satıyor olacağız. Marketlerimizde İZTARIM’ın Bayındır’daki fabrikasında üretilen İZMAR markalı yoğurt, tereyağı gibi ürünler olacak. Daha sonra diğer şarküteri ürünleri de üretilmeye devam edilecek. Sağlığından, güvenliğinden hiçbir şüphe etmeden ve uygun fiyatlarla piyasada satılan eşdeğerlerinin en az yüzde 25 daha uygunu olacak şekilde bu ürünleri marketlerimizde bulacaksınız” ifadelerini kullandı. 

Tansaş modelini hatırlattı
İzmir’de geçmiş yıllarda uygulanan Tansaş modelini hatırlatan Başkan Tugay, “Ben bir öğretmen çocuğuyum. Eskiden İzmir’de Tansaş vardı. Biz oradan alışveriş yapardık. Fiyatı daha uygundu ama oradan aldığımız ürünlerin sağlıklı, güvenli olduğuna da inanırdık. ‘Burası bizim belediyemizin yeri’ derdik. Şunu da bilirdik; burada bir para kazanılıyorsa bu para zaten bize hizmet olarak geri dönecek. Ya üretenin hakkı olarak ona ödenecek ya birilerine istihdam sağlanıyor olacak ve ona gidecek başka bir kazanç varsa o da halka hizmet olarak geri dönecek. O zamanlarda İzmir’de böyle bir geleneği yaşamış bir halk olarak o günlerden kalan anılarla ve inancımızla bugün böyle bir tesisi açmayı gerekli gördük. İnsanlarımızın ne kadar çok ihtiyacı olduğunu, bu fikri dile getirdikten sonra daha iyi anladım. Binlerce vatandaşımız ‘Bunu mutlaka yapın’ dedi” sözlerine yer verdi. 

“Kazanç yine halka ait olacak”
Hizmetlerin her zaman halkın talebi, insanların ihtiyacı üzerinden yapıldığını kaydeden Başkan Tugay, ekonomik dar boğaz nedeniyle yurttaşların yaşadığı zorluklara değindi. İnsanların gittikçe yoksullaştığını vurgulayan Başkan Tugay, “Öyle bir dönemde yaşıyoruz ki insanlarımızın alım güçleri gittikçe düşüyor. Üretici ürettiğini değerinde satamıyor. Zincir marketler ya da büyük alıcılar onları düşük değerde almak için piyasada fiyatı kırıyorlar, düşürebildikleri kadar düşürüyorlar. Diğer tarafta vatandaşlarımıza da o günkü piyasa şartlarında satabildikleri en yüksek fiyata da satıyorlar. Belediye marketçi değil. Belediyenin marketçi olmak gibi bir hedefi, hayali, amacı yok ama belediye ile diğer kuruluşları birbirinden ayırırken şunu hiç kimse unutmamalı; belediye tamamıyla halka ait bir kurumdur. Dolayısıyla bir şey kazanıyorsa o kazanç yine halka ait. Genellikle belediye böyle tesislerinde kâr etmeyi amaçlamadan çalışıyor. Hiçbir kâr amacı gütmeden çalışıyor. Burada hepimizin anlayış olarak halkın sahibi olduğu kurumlara sahip çıkma anlayışının tekrar kazanılması gerekiyor” ifadelerini kullandı. 

“Küçük bir azınlık zenginleşti”
Türkiye’de uzun zamandır insanlara serbest piyasa ekonomisinin benimsetildiğini ifade eden Başkan Tugay, “İnsanlara şöyle dendi; ‘Zengin olacaksınız. Ülke büyüyecek, kalkınacak’. Hakikaten ülke büyüdü, birileri de zengin oldu ama ne yazık ki ne o büyümeden halk payını aldı ne de o zenginlik halka yaradı. Bir grup küçük azınlık da sınırsız zenginleşti” dedi. 

“Bize inanın”
Kendisini dinleyen Menemenlilere seslenen Başkan Tugay, “Yüzlerinizden gülümseme eksik olmasın. Bize inanın. Sizin içinizden gelmiş insanlar olarak bize inanın. Sadece ve sadece bize inanmanıza ve yanımızda olmanıza ihtiyacımız var. Yalana dolana kulağınızı kapatmanıza ihtiyacımız var. Çünkü mutlaka engellemek için, bozmak için bir şeyler yapacaklar, yapıyorlar. İzmir, Türkiye’nin en özel yerlerinden biri. Bu özelliği, İzmir’in güzel çocukları, güzel insanları ve güzel doğasından ibaret değil. Aynı zamanda özgürlüklere, demokrasiye, adalete sahip çıkışından. İzmir dışında 80 ilden insanın burada barış içinde, huzur içinde, birbirine hoşgörü göstererek yaşamasından kaynaklanıyor. Bunu büyütmemiz ve geliştirmemiz gerekiyor. Güçlü bir yerel hizmetlerle beraber yerel demokrasiyi de geliştirmemiz gerekiyor. Biz bunu yaptığımız zaman İzmir’in Türkiye’ye örnek olacağına inanıyorum. Sessiz sedasız, arkada yürüyen o kadar güzel çalışma var ki emin olun. Hiçbiri halkın aleyhine değil. Her birini öyle ya da böyle kapınıza, hayatınıza, ailenize, çocuklarınıza bir şekilde faydası olacak işler. Sizlere namus sözü veriyorum; İzmir’de kendi ailenizden biri gibi hissettiğiniz bir belediye başkanı anlayışı ile çalışmaya devam edeceğim. Benimle beraber tüm arkadaşlarım, tüm belediye başkanı arkadaşlarımızla kararlıyız; sizleri asla mahcup etmeyeceğiz. Bize verdiğiniz oylar dolayısıyla sizleri asla üzmeyecek, sizin aranızda da başımız dik, alnımız açık gezeceğimiz bir dönem olacak. Bizden sonra başka arkadaşlarımıza bu bayraklar devredilecek. Onlara aldığımızdan çok daha iyi bir miras bırakacağız ama onlara bıraktığımız en güçlü miras vatanımıza duyduğumuz sevgi, milletimize duyduğumuz inanç, halkımızla kol kola, omuz omuza yaptığımız özgürlük ve demokrasi mücadelesi olacak” diye konuştu. 

Tansaş kültüründen ilham alındı 
İzmir'in hafızasında yer eden Tansaş kültüründen ilham alınarak yeniden şekillendirilen İZMAR, kâr amacı gütmeden kaliteli, sağlıklı ve hesaplı temel ihtiyaç ürünlerini halka ulaştırmayı hedefliyor. Yeni nesil sosyal dayanışma marketi İZMAR, yalnızca bir market değil aynı zamanda bir kamusal hizmet olarak öne çıkıyor.

Büyükşehir'in ürettiği ürünler raflarda
Market raflarında İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin doğrudan üreticisi olduğu süt, yoğurt peynir gibi ürünlerin yanı sıra güvenilir tedarikçilerden sağlanan un, makarna, bakliyat, zeytin, zeytinyağı, temizlik ve kişisel bakım ürünleri de yer alıyor. Şașal Su, Badem Su ve İzmir Su markalarının gel-al modeliyle vatandaşlara sunulduğu İZMAR, aynı zamanda Halk Ekmek satış noktası olarak da hizmet veriyor. Kentin dört bir yanına yayılması hedeflenen İZMAR modeli, fiziki şubesi olmayan mahalleler için mobil market araçlarla hizmet verecek.