Engel tanımayanlar projesi

Konak Belediyesi'nin Uluslararası Göç Örgütü işbirliği ve Konak Belediyesi Spor Kulübü Derneği ortaklığıyla yürüteceği Engel Tanımayanlar Projesi başladı. Uluslararası Göç Örgütü'nden 49 bin 978 dolar hibe desteği alan proje, engelli bireyler öncelikli olmak üzere göçmen, mülteci ve yerel halktan 100 kişiyi eğitim ve etkinliklerle bir araya getirerek, topluluklar arasındaki iletişimi güçlendirme, engellilik hakkında farkındalık yaratma hedefiyle düzenlenecek.

Konak Belediyesi’nin Uluslararası Göç Örgütü’nden (IOM) 49 bin 978 dolar hibe desteği almaya hak kazanan Engel Tanımayanlar Projesi için imzalar atıldı. Topluluklar arasındaki iletişimi güçlendirme, engellilik hakkında farkındalık yaratma hedefiyle hazırlanan projenin imza töreninde konuşan Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, dezavantajlı kesimler ve göçle gelenler de dahil olmak üzere sınırlarında yaşayanlara doğru hizmeti vermenin yerel yönetimlerin en önemli görevi olduğunu belirterek, projenin kendilerini çok heyecanlandırdığını vurguladı. Uluslararası Göç Örgütü Acil Durum Koordinatörü David Savard ise yerel yönetimlerin göç yönetiminde kilit bir role sahip olduklarına dikkat çekerek, BaşkanBatur ile ekibine projeye sağladıkları yüksek enerji, azim ve hayata geçirme kararlılığı için teşekkür etti.
Konak Belediyesi’nin uygulayıcısı olduğu, Uluslararası Göç Örgütü işbirliği ve Konak Belediyesi Spor Kulübü Derneği ortaklığıyla yürütülecek Engel Tanımayanlar Projesi’nin protokolü, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur ileIOM Acil Durum Koordinatörü David Savard tarafından imzalandı. Konak Belediyesi’nde yapılan imza törenine Konak Belediye Meclisi Üyesi ve Çocuk Hakları Komisyonu Üyesi Burhan Yılmaz, Konak Belediyesi Araştırma ve Geliştirme (ARGE) Müdürü Turan Ateş, Uluslararası Göç Örgütü İzmir Ofis Müdürü Pınar Genç Akçakaya, Ulusal İletişim Koordinatörü Gamze Adlı, Kıdemli İletişim Asistanı Cansın Gül Bakırcıoğlu, Kıdemli Proje Asistanları Ayşe Gül Kaplan ve Anastasia Sağlam ile Proje Asistanları Oya Erbaş ve Ayşenur Sarı da katıldı.

-Savard: ''Kilit rol belediyelerin''

Törende konuşan Uluslararası Göç Örgütü Acil Durum Koordinatörü David Savard, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur ile ekibine projeye sağladıkları yüksek enerji, azim ve hayata geçirme kararlılığı için teşekkür etti. Belediyelerin göç yönetimine yaklaşımlarının kilit bir role sahip olduğunu vurgulayan Savard, şunları söyledi:
''Türkiye’nin üçüncü büyük şehri olan İzmir’in merkez ilçesi Konak’ta, Konak Belediyesi’ndeki ortaklarımızla yakın çalışmaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Engel Tanımayanlar Projesi sosyal uyumu teşvik ederek, engellilik konusunda farkındalık yaratmayı hedefliyor. Projeye hem yerel topluluktan hem de mülteci göçmen topluluktan engeli olan veya olmayan toplam 100 birey katılacak. Saha araştırması ve 12 haftalık eğitimin ardından 5 günlük bir kamp çalışması yapılacak ve tüm katılımcılar akranlarıyla sosyalleşirken, bilgilendirme ve farkındalık altında seanslara da katılım sağlayacak, beceriler kazanabilecek. Proje, topluluklar arasında birlikteliği de güçlendirecektir.Bu olağanüstü projeyi gerçekleştirmek için ortaya koyduğunuz zaman, çaba ve kararlılığınız için teşekkür etmek isteriz. Kişisel olarak da bugün burada bulunmaktan, bu harika grubun bir parçası olmaktan onur duydum ve minnettarım.”

-Batur: ''Bizi çok heyecanlandırıyor''

Konak Belediye Başkanı Abdül Batur ise Konak’ın göçten en fazla etkilenen ilçelerin başında geldiğine dikkat çekti. İlçe nüfusunun yüzde 14 civarındaki kesiminin engelli olduğuna da işaret eden Başkan Batur, şu bilgileri verdi:
''Bu proje bizi çok heyecanlandırıyor. Yerel yönetimlerin en önemli görevi ilçe sınırlarında yaşayanlara, göçle gelenler dahil olmak üzere, doğru hizmeti vermektir. Mülteci dediğimiz kesimlerin de belediyecilik imkânlarından faydalanmasını sağlamak ve en önemlisi de pozitif ayrımcılık yaptığımız engelli vatandaşlarımıza en iyi hizmeti sunmak belediyeciliğin en önemli kurallarından biridir. En fazla göçü alan ilçemizde bu tür projelerle, Uluslararası Göç Örgütü ve diğer kurumlarla bir arada, burada yaşayan bu kesimlerin de sıkıntılarını, problemlerini ortadan kaldıracak, onların hayat tarzlarını bir nebze de olsa değiştirecek çalışmaları üretmek görevimizdir. Pozitif ayrımcılık yaptığımız kadınlara, gençlere, çocuklara, engelli bireylere ve göçle bu sınırlar içine gelen kesimlere en iyi çalışmayı, hizmeti sunma konusunda başarılı olduğumuza inanıyoruz. Bu çocuklarımıza vereceğimiz eğitimlerle onların sosyal düzeylerini belirli bir noktaya getirmek, hayata yeniden bağlanmalarını sağlamak bizim için çok önemli. Engellilere dönük en büyük projeyi yapan, Engelsiz Yaşam Köyü’nü hayata geçiren bir belediye olarak bizim için engelli bireylere, çocuklarımıza yapılan bu çalışma her şeyin üzerindedir. Proje sonunda umarım beklediğimiz sonuca ulaşalım. Hep birlikte başaracağımıza da inanıyorum.''
Uluslararası Göç Örgütü’ne sağladığı destek için teşekkür eden Batur, işbirliğinin sürdürülebilirliğinin çok önemli olduğunu vurgulayarak, projenin daha sonra hazırlanacak projelerin önünü açacak bir çalışma olacağına inandığını kaydetti. Batur, özellikle dezavantajlı sayılan kesimler için proje üretmeye her zaman hazır olduklarını da sözlerine ekledi.

-100 kişi eğitim alacak

Yerel topluluklar ile göçmenler ve mülteciler arasındaki iletişimigüçlendirmek, engellilik hakkında farkındalık yaratmak, engelli bireylerin topluma katılımlarını teşvik etmek amacıyla uygulanacak proje kapsamında, engelli bireyler öncelikli olmak üzere çocuk ve yetişkin göçmen, mülteci ve yerel halktan toplam 100 kişiye çeşitli eğitimler verilerek, kaynaştırma etkinlikleri düzenlenecek.

-Mart ayına kadar sürecek

Mart ayı sonuna kadar 6 aylık süre içinde uygulanacak projede katılımcılara farkındalık, yaratıcı drama, yaratıcı resim eğitimleri verilecek ve engelli bireylerin yaşam koşulları hakkında bilgilendirme oturumları düzenlenecek. Projenin beşinci ayında çocukların ve ailelerin katılımıyla bir haftalık bir kamp yapılacak.Projenin son ayında da geri bildirim çalıştayının yapılması planlanıyor.Toplum entegrasyonuna katkı sağlamayı amaçlayan projenin benzer çalışmalara rol model olması hedefleniyor.