CHP İzmir'in Kadınlarından 93. Yıl Basın Açıklaması

CHP İZMİR'İN KADINLARINDAN 93.YIL BASIN AÇIKLAMASI UÇAR ' SANA SÖZ YENİDEN BAHAR GELECEK' Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları, Türkiye'de kadınların belediyelerde seçme ve seçilme hakkı kazanmasının 93. yıl dönümüne ilişkin 81 ilde eş zamanlı basın açıklamaları gerçekleştirdi.

Basın açıklamasını İzmir’de CHP İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Nurdan Şenkal Uçar yaparken,
açıklamaya CHP Kadın Kolları MYK üyesi Nurşen Balcı ve CHP’de daha önce belediye başkanlığı yapmış
olan Sema Pekdaş, Sibel Uyar, Nurgül Uçar, CHP İzmir il başkan yardımcısı Tamay Hepağır, il kadın
kolları yöneticileri ve bazı kadın milletvekili aday adayları da katıldı.
İzmir il kadın kolları başkanı Nurdan Şenkal Uçar, “Bir yanda kadınların yasal haklarını gasp edenler;
diğer yanda ise “Yasalara Dokunma, Uygula” diyenler var” sözlerine yer verdiği açıklamada, şunları
dile getirdi;
LAİK VE SOSYAL HUKUK DEVLETİNİ YENİDEN İNŞA ETMEKTE KARARLIYIZ.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ebedi liderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün en büyük devrimi;
egemenlik hakkını saraydan alarak halka vermesidir. Bu büyük devrim, kadınların eşit yurttaşlık
statüsü kazanmasıyla taçlandı.
Türkiye’de kadınların seçme ve seçilme hakkı kazanmasının ilk adımı 3 Nisan 1930 tarihinde, Belediye
Kanunu’nun kabulüyle başladı. Ardından 1933 yılında köy ihtiyar heyetlerinde ve muhtarlıklarda,
1934 yılında da TBMM’de seçme ve seçilme hakkı ile Cumhuriyet bir kadın devrimi olarak tarihe geçti.
Bir kez daha Büyük Atatürk’ü saygıyla ve minnetle anıyoruz.
Türkiye'nin ilk kadın belediye başkanı; 3 Nisan 1930’da, Artvin'in Yusufeli ilçesine bağlı Kılıçkaya
beldesinden seçilen Sadiye Hanım’dır. Aradan geçen 93 yılda 19 yerel seçim yapıldı. Bu seçimlerin
sonucunda sadece 156 kadın belediye başkanı seçilirken erkeklerde bu sayı 32 bindir. Bu tablo
kadınların başarısızlığı, yetersizliği ya da isteksizliğinden kaynaklanmıyor. “Ben kadın erkek eşitliğine
inanmıyorum” diyen zihniyetten kaynaklanıyor. Bugüne kadar kadın belediye başkanı oranı en fazla
yüzde 3’e çıkabildi. Kadın belediye meclis üyesi oranı en fazla yüzde 11, kadın il genel meclis üyesi
oranı en fazla yüzde 3 olabildi. Biz kadınlar yeni haklar kazanmak bir yana mevcut haklarımızın gasp
edilmemesi için mücadele eder hale geldik. Ancak Cumhuriyetimiz ikinci yüzyılına girerken
demokratik, laik ve sosyal hukuk devletini yeniden inşa etmekte kararlıyız.
BİZ MİLLETİZ, MİLLET İTTİFAKI’YIZ, ÇOK GÜÇLÜYÜZ
Kadınların haklarını tek tek budamaya çalışan tek adam rejimi, seçimi kaybetme korkusuyla üç-beş
oyun peşine düştüğünü ifade eden Uçar, “Terör örgütü Hizbullah’ın siyasi uzantısı olan Hüda Par’ı ve
kadın düşmanı zihniyetiyle övünen Yeniden Refah Partisi’ni Cumhur İttifakı’na dâhil etti. AKP’nin
yıllardır “mış” gibi yaparak gizlemeye çalıştığı gerçek zihniyeti böylece apaçık ortaya çıktı. Sanmasınlar
ki; onlar haklarımızı gasp etmeye çalışırken korktuk, sindik. Karşılarına aldıkları sadece ülkenin yarısını
oluşturan kadınlar değil. Bu ülkede haktan, hukuktan, adaletten ve eşitlikten yana olan erkekler de
bizim tarafımızda. Gelecekleri çalınmasın diye sandığa gidecek olan gençler de bizimle. Biz milletiz,
Millet İttifakı’yız, çok güçlüyüz” dedi. CHP İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Uçar, sözlerini şöyle sürdürdü.
KAYIP ÇOCUKLARIMIZIN AKIBETİNİ AÇIKLAYIN
Bizler karar mekanizmalarında eşit temsil edilmek istiyoruz. Ancak biyolojik olarak kadın olmanın,
kadınları temsil etmek için yeterli olmadığını çok net biliyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nden çıkış kararına
susanların, 6284 saldırı altında iken koltuk sevdasına ses çıkarmayanların bazıları da kadındı. İstismara

uğrayan çocuklar için “bir kereden bir şey olmaz” diyen de bir kadındı. H.K.G davasından bahsederken
çocuğa yönelik istismarın siyasetin konusu olmadığını ve bunların her toplumda yaşanabilecek şeyler
olduğunu söyleyen de bir kadındı. Üstelik bu zat kadından da sorumlu olan bir bakan. Aile ve Sosyal
Hizmetler Bakanı Derya Yanık bunlarla da kalmayıp, deprem sonrasındaki kayıp çocukların büyük bir
kısmının hastanelerde tedavi altında olduğunu varsaydıklarını söyledi. Varsaymak ne demek? Bu ne
utanmazlık! Ardından kayıp bir bebeğin depremden 54 gün sonra ailesine teslim edilmesini bir başarı
hikayesi gibi göstermeye çalıştı. 54 gündür neredeydiniz? Bu nasıl bir aymazlık… Hala çocuklarını
arayan aileler varken hangi başarıdan söz ediyorsunuz? Sorumluluğunuzu yerine getiririn ve kayıp
çocuklarımızın akıbetini tek tek açıklayın.
SANA SÖZ! YENİDEN BAHAR GELECEK
Cumhuriyet tarihinin en kritik seçimine sayılı günler kaldı. Bu seçim biz kadınlar için hayati öneme
sahip. Bir yanda kadınların yasal haklarını gasp edenler; diğer yanda ise “Yasalara Dokunma, Uygula”
diyenler var. Bir yanda İstanbul Sözleşmesi’ni fesih eden Erdoğan; diğer yanda İstanbul Sözleşmesi’ni
24 saat içerisinde yeniden yürürlüğe koyacak olan Sayın Kemal Kılıçdaroğlu var. Bir yanda tek adam
rejimi diğer yanda güçlendirilmiş parlamenter sistemle halkın iktidarı var. Bir yanda kadın düşmanları;
diğer yanda eşitliği savunanlar var. Bir yanda Cumhuriyet devrimlerinin düşmanları diğer yanda
Cumhuriyet’i demokrasi ile taçlandırmak isteyenler var. Biz bu seçimlerde ya özgürlüğe ya da esarete
oy vereceğiz. Biz kadınlar, Cumhuriyetimizin kurucu değerlerinden asla vazgeçmeyeceğiz. Kadın
erkek, bir arada, dayanışma içinde eşit, özgür bir Türkiye’yi yeniden kuracağız. Millet İttifakı’nın 13.
Cumhurbaşkanı adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu önderliğinde;
BİZ KAZANACAĞIZ! DEMOKRASİ KAZANACAK! SANA SÖZ: ÜLKEMİZE YENİDEN BAHAR GELECEK!